Quantcast
Channel: ZAMAN-KÜLTÜR
Viewing all 7489 articles
Browse latest View live

Cengiz Dağcı’nın ‘Korkunç Yıllar’ı film oluyor

$
0
0
Kırım Türklerinin hafızası olarak anılan ünlü yazar Cengiz Dağcı’nın “Korkunç Yıllar” romanı beyazperdeye aktarılıyor.Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti projeleri arasında yer alan “Kırımlı Korkunç Yıllar” filminin çekimlerine 24 Ocak’ta Afyonkarahisar’da başlanacak ve Bolu Aladağlar’da devam edilecek. Senaryosunu Atilla ve Nil Ünsal’ın kaleme aldığı filmin başrollerini Murat Yıldırım, Selma Ergeç, Bülent Alkış, Gülçin Santırcıoğlu ve Burç Kümbetlioğlu paylaşıyor. Cengiz Dağcı, romanında, II. Dünya Savaşı sırasında Alman esir kamplarında tutulan Tatar esirlerin çektiği acıları ve yaşanan büyük insanlık dramını anlatıyor. Aladağlar’da, gerçeğine yakın tasarlanan Nazi kampında çekilecek filmi, ödüllü “Türk Pasaportu” filminin yönetmeni Burak Arlıel yönetecek.

Türkiye’de kişi başına 7,1 kitap düşüyor

$
0
0
Türkiye Yayıncılar Birliği’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı ISBN Ajansı ile Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü’nden edindiği bilgilere göre; 2013 yılında Türkiye’de 47.352 çeşit (başlık) kitap yayımlandı.2013’te toplam 536.259.040 adet kitap üretildi (MEB tarafından okullara ücretsiz dağıtılan ders kitapları dahil). Bu kitaplar için 330.017.405 adet bandrol satın alındı. Milli Eğitim Bakanlığı 2013 yılında ilk ve ortaöğretim öğrencilerine 206.241.635 adet ücretsiz ders kitabı dağıttı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) rakamlarına göre Türkiye’nin nüfusu (01.01.2013 itibarıyla) 75.627.384. Toplam kitap sayısının nüfusa oranına göre, 2013 yılında kişi başına 7,1 kitap düştü. 2012’de Türkiye’de 42.337 çeşit (başlık) kitap yayınlanmış, 480.257.824 adet kitap üretilmişti. Kişi başına düşen kitap sayısı 6,4’tü. 2013 verileri göz önüne alındığında, geçen yıla göre yayımlanan kitap çeşidinde yüzde 11,6, üretilen kitap adedinde yüzde 12 artış olduğu görülüyor. UNESCO verilerine göre Türkiye 2013 yılında 42.337 çeşit (başlık) kitapla dünyada 13. sırada. Uluslararası Yayıncılar Birliği’nin (IPA) 2013 araştırmasına göreyse Türkiye 1 milyar 682 milyon Euro ciro ile dünyanın en büyük 13. yayıncılık sektörüne sahip.

Sürgün İnek filminin afişi hazır

$
0
0
Bu yılın merak edilen komedi filmlerinden ‘Sürgün İnek’in afişi dün yayımlandı.Çekimleri geçtiğimiz temmuz ayında Muğla’nın Yatağan ilçesinin Bozüyük köyünde yapılan filmin yönetmenliğini Ayhan Özen, senaristliğini ise Serkan Öztürk üstleniyor. Gerçek bir hikâyeden uyarlanan filmde, 1997 yılında Gomalak köyünde kendi halinde yaşayan bir çiftin inekleri Sarıkız’ın Atatürk büstünü kırmasıyla gelişen olaylar anlatılıyor. Sarıkız’ın ‘başrolde’ olduğu filmde aralarında Hasan Kaçan, Şebnem Sönmez, Fırat Tanış, Cezmi Baskın, Vildan Atasever, Eşref Kolçak, Yılmaz Gruda, Köksal Engür, Tarık Papuççuoğlu, Sadi Celil Cengiz, Erdal Cindoruk ve Fırat Paşayiğit’in olduğu geniş bir oyuncu kadrosu rol alıyor. Müziklerini Cahit Berkay’ın yaptığı film, 28 Şubat’ta gösterime girecek.

Yeni yılın ilk kitapları

$
0
0
Dopdolu bir yayın yılının ardından yayınevleri, 2014'te de iyi kitapları yayıma hazırlıyor. İskender Pala'dan Mustafa Kutlu'ya, Murakami'den Orhan Pamuk ve Ayfer Tunç'a ‘zengin’ biryıl okurları bekliyor.“Ses ve Öfke”nin usta yazarı William Faulkner, Nobel konuşmasında “İyi bir yazı yazmak için gereken tek şey kalptir.” demişti. Faulkner günümüzde yaşasaydı ve Türk edebiyatını takip edebilseydi, tahminimizce, 2013'te kitapları yayımlanıp, o eserlere kalbini damıtanlar arasında Gülten Akın'ı, Hasan Ali Toptaş'ı ya da Ahmed Arif'i de gösterirdi. Peki, 2014'te okuru neler bekliyor? Yayınevlerine yeni yılda yayımlanacak, kalbiyle, diliyle, üslubuyla okuyucusunu kıskıvrak yakalayacak iyi yazarları, iyi kitapları sorduk… Bu yıl yayımlanacak önemli kitaplardan akla ilk gelenler arasında Kapı Yayınları'nca neşredilecek olan İskender Pala'nın ‘Mihmandar' adlı romanı bulunuyor. Önümüzdeki günlerde okuyucuyla buluşacak romanda Pala, Hazreti Eyyub El-Ensari'nin hayatını anlatıyor. Bir diğer önemli kitap ise İhsan Oktay Anar'ın ‘Galîz Kahraman' adlı son romanı. İletişim Yayınları'ndan 17 Ocak'ta çıkacak roman İdris Âmil Hazretleri'nin maceralarını anlatıyor. Ufuk Yayınları ise bu ay içerisinde sadeleştirilmiş Mektubat'ı okura sunacak.Mustafa Kutlu'dan NurDergâh Yayınları usta hikâyeci Mustafa Kutlu'nun ‘Nur' isimli yeni kitabını önümüzdeki günlerde okuyucuyla buluşturacak. Geçtiğimiz yıl yayımına başlanan Ahmet Mithat Efendi külliyatından ‘Hayal ve Hakikat', ‘Hikmet-i Peder', ‘Ben Neyim?', ‘Felatun Bey ile Rakım Efendi' ve ‘Amiral Bing' de Dergâh aracılığıyla yayımlanacak önemli eserlerden. Kaynak Kültür Yayın Grubu bünyesinden çıkacak önemli kitaplar ise Cezmi Eraslan'dan ‘2. Abdülhamit ve Çanakkale Müdafaası', Feridun Emecen'den ‘Kanuni Sultan Süleyman', M. Ertuğrul Düzdağ'dan ‘Ali Ulvi Kurucu Hatıraları'nın 4. cildi ve ‘Sahabe Ansiklopedisi'.Murakamı’den ‘RENKSİZ TASAKI’NİN HAC YOLCULUĞU’Can Yayınları'nın bu yıl göze çarpan kitapları arasında önümüzdeki günlerde okuyucuyla buluşacak olan Ayfer Tunç'un ‘Dünya Ağrısı' adlı yeni romanı var. Aynı zamanda Tunç'un edebiyatta 25. yılını kutlamaya hazırlanan Can Yayınları, 2014'te Paul Auster'ın anı-romanını, Ferzan Özpetek'in ‘İstanbul Kırmızısı' adlı kitabını ve Murat Gülsoy'un yeni romanını yayımlayacak. Siren Yayınları ise bu yıl yayımlayacağı iki kitapla Amerikalı çağdaş yazar Dave Eggers'ın külliyatını tamamlamış olacak. Siren'de öne çıkan diğer kitaplar Henry Miller'ın ‘Oğlak Dönencesi', David Foster Wallace'ın ‘Tuhaf Saçlı Kız'ı ve Jack Kerouac'ın uzun yıllar boyunca yayımlanmamış ilk romanı ‘Deniz Benim Kardeşim'. Doğan Kitap'ın okurlarıyla buluşturacağı kitaplar arasında ‘1Q84' ve ‘Sahilde Kafka' ile adından sıkça söz ettiren Japon yazar Haruki Murakami'nin son romanı ‘Renksiz Tasaki'nin Hac Yolculuğu' bulunuyor. Bunun dışında Doğan Kitap'ta dikkat çeken kitaplar arasında Nedim Gürsel'in kaleme aldığı ‘Yüzbaşının Oğlu' ve yıl sonuna doğru çıkacak Hakan Günday'ın öyküleri ve Yavuz Ekinci'nin yeni romanı var.YKY’DE Orhan Pamuk YılıYapı Kredi Yayınları da yeni yılı dolu dolu geçirecek yayınevleri arasında. Orhan Pamuk'un yeni baskılarının yanında üç farklı kitabı daha yayımlanacak: ‘Kar Üzerine Yazılar', ‘Benim Adım Kırmızı'ya Giriş' ve yeni romanı ‘Kafamda Bir Tuhaflık'. Orhan Veli'den ‘Nahid Hanım'a Mektuplar', Philip Roth'un ‘Hayalet Yazar' adlı kitabı, Gündüz Vassaf'tan ‘Balık ve Kedi' ile Alberto Manguel'den bir eser YKY aracılığıyla bu yıl okurla buluşacak. Doğu-Batı Yayınevi'nin yayın listesine bakıldığında göze çarpan kitaplar Hilmi Ziya Ülken'in ‘Eğitim Felsefesi', Serhat Soyşekerci'nin ‘Rembrandt ve Beden Sanatı' ile Novalis'in ‘Felsefi Fragmanlar'. Metis'te öne çıkan kitaplar ise Alain Badiou'nun ‘Platon'un Devleti', Thedor W. Adorno'nun ‘Negatif Diyalektik' adlı kitabı ve Murathan Mungan'ın iki seçkisi. Ötüken'in 2014'ün ilk aylarında yayımlayacağı kitaplar arasında dikkat çekenler Metin Savaş'ın ‘Kuva-yi Milliye'nin Hazinesi' adlı romanı, Hasan Erdem'in ‘Argos Kalesi' ile Funda Özsoy Erdoğan'ın ‘Öğrenilmiş Çaresizlik' isimli hikâye kitabı. İş Bankası Kültür Yayınları'nın Hasan Ali Yücel Klasikler serisinden iki kitap, Stendhal'in ‘Kırmızı ve Siyah'ı ile Victor Hugo'dan ‘Notre Dame'ın Kamburu' bu ay yayımlandı. Bunun dışında Van Gogh ile Leonardo da Vinci'nin 500 eserinin ve hayatlarının yer aldığı inceleme kitapları da raflardaki yerini aldı. İthaki'ye baktığımızda ise şubat ayında yayımlanacak Aldoux Huxley'in ‘Kadim Felsefe' adlı kitabı ile mayısta okura ulaşacak olan ‘Menakıbname-i Hâce-i Cihân’ dikkat çekiyor. Henüz yeni sayılabilecek bir yayınevi olan Alakarga da art arda yayınladığı iyi kitaplarla dikkat çekiyor. Alakarga'dan bu yıl çıkacak kitaplar arasında ise Herman Melville'in öyküleri, Rus yazar Leonid Andreyev'in romanı ve Marx'ın aforizmaları bulunuyor.

2013'te en çok izlenen 10 filmden 9'u Türk filmi

$
0
0
Son 30 yılın rekorunu kırarak en yüksek seyirci sayısına ulaşan Türk sineması, başarı grafiğini giderek yükseltiyor.Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, geride bıraktığımız 2013 yılında en çok izlenen 10 filmin 9'u yerli film oldu. İzlenme oranında son beş yıldır Avrupa birincisi olan Türk sinemasının geride bıraktığımız sezonda izlenme oranı yüzde 57,7 olarak gerçekleşti. 30 yıl aradan sonra 28 milyon 990 bin 773 izleyici sayısı ile rekor kıran Türk sineması, 2013 sezonunda 270 milyon 598 bin 592 TL toplam hasılata ulaştı. Genel verilere göre ise toplam sinema seyirci sayısı 50 milyon 405 bin, toplamda elde edilen sinema hasılatı 505 milyon 259 bin 847 TL, sinema salonlarını dolduran toplam seyirci sayısındaki artış ise yüzde 15 oldu. Sinema sektörüne ilişkin diğer verilere bakıldığında yılın en çok izlenen filmi Aralık ayında vizyona giren Düğün Dernek oldu. Vizyona giren yerli filmlerin 26'sı Kültür ve Turizm Bakanlığı desteği ile çekilen filmlerden oluştu. Aralarında Kelebeğin Rüyası'nın da yer aldığı Bakanlık destekli filmlerin yerli film klasmanındaki oranı yüzde 30. Sinema sektörünün 2013 yılı başarısını değerlendiren Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, "Ülkemizin ekonomik ve kültürel hayatına büyük katkılar sağlayan sinema sektörü 2013'te büyük başarılara imza attı. Bakanlığımız ve özel teşebbüslerin işbirliğiyle hız kesmeden büyüyen sektörde son 30 yılın en yüksek gişe rakamlarına ulaşıldı. Sinemaseverler özellikle geçmişe kıyasla yerli yapımlarla artık daha çok ilgileniyor. Sinema Türkiye'nin imajını doğrudan etkileyen, sesini kendi imkanlarıyla ve kendi sanatçılarıyla dünyaya duyurabildiği stratejik öneme sahip bir sektördür. Türk sineması her geçen gün özgün nitelikleriyle öne çıkmaktadır. Dünya sineması içinde Türk sineması markası olarak ayrıcalıklı bir yer edinmektedir. Önümüzdeki dönemde küresel düzeyde Türkiye'nin sinema diliyle sesi daha çok duyulacaktır. Bakanlık olarak stratejik hedefimiz sektörün tüm sorunlarını çözmek, Türk sinemasının dünyadaki imajını daha da yükseltmek ve küresel düzeyde rekabet imkânlarını artırmaktır. Bakanlık olarak sinema alanında çıtayı her geçen gün daha da yükseltmek için desteğimizi artırarak devam ettireceğiz, sektörün önünü açacak adımları kararlılıkla atacağız" dedi.(İHA)

Safiye Erol anılıyor

$
0
0
Ciğerdelen, Kadıköyü’nün Romanı, Ülker Fırtınası, Dineyri Papazı kitaplarının yazarı Safiye Erol, vefatının 50. yılı dolayısıyla yâd ediliyor.Erol hakkında ilk toplantı, 2 Ocak’ta yazarın doğum yeri olan Edirne’de gerçekleşti. İkinci program Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ESKADER) tarafından yarın düzenleniyor. Her perşembe Timaş Kitapkahve’de yapılan ‘Bâbıâli Sohbetleri’nde romancı ve hikâyeci Muhterem Yüceyılmaz, Safiye Erol’u anlatacak. Yüceyılmaz, saat 18.00’de başlayacak programda Erol’un hayatı, fikirleri ve eserleri hakkında değerlendirme yapacak ve dinleyicilerin sorularına cevap verecek. Safiye Erol, vefat yıldönümü olan 1 Ekim 2014 tarihinde de Karacaahmet’teki mezarı başında anılacak. (0212 511 23 23 www.medeniyetimiz.com)

Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi Gaziosmanpaşa Sahnesi’nde

$
0
0
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Hilmi Zafer Şahin’in, Ziya Osman Saba’nın öykülerinden sahneye uyarladığı “Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi”, yeniden hizmete açılan Gaziosmanpaşa Sahnesi’nde ilk kez seyirciyle buluşuyor.Can Doğan’ın yönettiği oyun, 9-19 Ocak 2014 tarihleri arasında sahnelenecek. Saba’nın, İstanbul’a duyduğu özlemi, sevgiyi, daha ötesi saygıyı sahneye taşıyan oyunda, 60 yıl öncesinin İstanbul’u, kaybolan ve yaşayan değerler anlatılıyor.

En etkileyici fotoğraf kareleri yarışacak

$
0
0
Foto muhabirliğinin bir yıllık güncesi niteliğini taşıyan ‘57. World Press Photo -Dünya Basın Fotoğrafları 2014’ yarışmasına başvurular 15 Ocak Çarşamba gününe kadar devam ediyor.2013’te dünya gündemine oturan olayların canlı belgesi niteliği taşıyan fotoğrafların değerlendirileceği yarışma, fotoğraf ve multimedya olmak üzere iki kategoride gerçekleşiyor. Geçen yıl 124 ülkeden, 5 bin 666 fotoğrafçının, 103 bin 481 fotoğrafla katıldığı yarışmanın kazananları, 24-25 Nisan tarihlerinde Amsterdam’da gerçekleşecek törenle ödüllerini alacak. Yarışmaya gönderilen eserler arasından dereceye giren ve sergilenmeye değer bulunan fotoğraflar, bu yıl 6. kez Forum İstanbul’da sergilenecek. (Yarışmaya katılmak için: www.worldpressphoto.org)

Geçmişten günümüze gramofon ve taş plak

$
0
0
Tarih 6 Aralık 1877… Amerikalı mucit Thomas Edison, üzerinde ince bir kalay levha bulunan silindiri çevirerek, çelik iğne yardımıyla bir çocuk şarkısını kaydeder.Yeni buluşunun adı fonograftır. O günden sonra bu cihaz geliştirilir ve gramofon adını alır. Patentini ise on yıl sonra Emile Berliner isimli yine bir Amerikalı alır. Gramofon, aynı yıl Almanya’nın Hannover şehrinde fabrikasyon olarak üretilmeye başlar ve satışa da sunulur. Gramofon ve plağın İstanbul’a gelişi ise 1896-1897 yılları arasında olur. İstanbul halkı bu yeni buluşa kısa sürede merak ve rağbet gösterir. Türkçe, Rumca, Ermenice, Arapça ve Arnavutça plaklar yapılmaya başlanır. İlk Türkçe plaklar ise Tanburi Cemil Bey’in kayıtlarıdır. İstanbul’da ilerleyen zaman içinde plak şirketleri kurulur. Bu firmalarda Türk müziğinin önemli durakları Sadettin Kaynak, Neyzen Tevfik, Denizkızı Eftelya, Safiye Ayla, Hamiyet Yüceses, Müzeyyen Senar, Münir Nurettin Selçuk, Celal Güzelses, Zeki Müren, Âşık Veysel, Hafız Sami, Hafız Osman, Hafız Ahmet ve daha yüzlerce ses sanatçısı plak kayıtları yapar. 1965’ten itibaren taş plakların üretimi önce yavaşlar ve sonra da tamamen durur. Gün gelir gramofon da plak da müzikseverler için bir nostaljiden ibaret kalır. Fakat tutkunları arşivlerine eski plakları bulup eklemeye, koleksiyon yapmaya devam eder. Sacit Cavşak bu isimlerden biri. 1980’li yıllarda aldığı Colombia marka gramofonla birlikte yeniden eski günlere dönen Cavşak, taş plak toplamaya başlar. 2004 emekli olup İstanbul’a yerleşince koleksiyonunu geliştirir. Bu arada çocuklarıyla birlikte gramofon tamirine merak sarar. Cavşak, “Gramofon ve taş plaklar artık ailemin bir parçası haline geldi. Bundan sonraki amacım taş plakları sonraki nesillere ulaştırmaktır.” diyor. Cavşak ailesinin bu nadide koleksiyonu 16 Ocak Perşembe günü Sultanbeyli Muhsin Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nin içindeki Galeri İstanbulensis’te sergilenecek. 31 Ocak’a kadar devam edecek olan “Geçmişten Günümüze Gramofon ve Taş Plak” isimli sergide, eski gramofonlar ve taş plakların yanı sıra gramofona dair pek çok eşya görebilirsiniz. İğne bileme makinesi, ses aynaları, plak sileceği, plaklık, seyahat gramofonu, Edison fonograf, çocuk gramofonu ve yüzlerce taş plak ve taşıma kutusu sergilenecek eşyalar arasında yer alıyor.

Türkiye’nin en dayanıklı film arşivi oluşturuluyor

$
0
0
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü bünyesindeki sinema arşivi uluslararası standartlara göre yeniden düzenlendi. Sinema Genel Müdürlüğü, sağlıklı bir ulusal film arşivi oluşturabilmek için tüm yapımcılara çağrıda bulundu: “Filmlerinizi getirin, biz saklayalım.”UNESCO'ya göre, dünya genelinde 1895-1918 yılları arasında üretilen sinema filmlerinin yüzde 80'i kayıp. Türkiye'de ise 19 Temmuz 1959'da çıkan yangında, Türk sinemasına ait orijinal negatiflerin bulunduğu bir depodaki pek çok sinema filmi tamamen yok oldu. Bugüne kadar da Türkiye'de üretilen tüm sinema filmlerinin bir arada tutulduğu ve sağlıklı şartlarda korunduğu bir arşivi oluşturulmadı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, Türkiye'deki sinema filmlerinin gelecek nesillere daha sağlıklı bir şekilde aktarmak için mevcut arşivini uluslararası standartlara göre yeniden düzenledi. Ve ulusal film arşivi oluşturabilmek için tüm film yapımcılarına çağrıda bulundu: “Filmlerinizi getirin, biz saklayalım.” Arşivdeki mevcut yerli filmler, ısı ve nem koşulları açısından daha sağlıklı depolara alındı. Yani artık ısı, nem, ultraviyole ışınları, kimyasal artıkları, nitrojen gazı, havadaki zararlı gazlar, bakteriler, mantarlar hiçbir şekilde filmlerin yapısını etkileyemeyecek. Arşive, dijital çağın gereksinimlerini karşılamaya yönelik raf sistemleri kuruldu, arşive giriş için de elektronik kartlı sistem oluşturuldu. Filmlerin korunması, Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Politikası (BGYS) çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Filmlerin takibinde de radyo frekansı ile tanımlama sistemi kullanılıyor. Sessiz sinema örnekleri tüm dünyada kayıpKültürel alandaki arşivleme sorunu, sadece bize özgü değil. UNESCO'nun 1950 tarihli ‘‘Legal Questions Facing Audovisual Archives'' isimli raporuna göre dünya genelinde 1895-1918 yılları arasında üretilmiş sinema filmlerinin yüzde 80'i kayıp. Bunlar ülkeler düzeyinde incelendiğinde, İtalyan sessiz sinemasının (1905-1930) yüzde 80'i, Amerikan sessiz sinemasının yüzde 75'i, Fransız sessiz sinemasının yüzde 70'i, Alman sessiz sinemasının yüzde 40'ı, Rus sessiz sinemasının da yüzde 10'u kayıp. Türkiye'de de filmlerin korunmasıyla ilgili ihmallerin sonucu olarak, 19 Temmuz 1959'da Türk sinemasına ait orijinal negatiflerin bulunduğu bir depodaki yangında pek çok film yok oldu.

Dursun Çavuş'a vizyon şoku

$
0
0
10 Ocak'ta vizyona girmesi beklenen 'Dursun Çavuş' isimli sinema filminin gösterim tarihi, ülkedeki siyasi olaylar nedeniyle 14 Mart'a ertelendi.Yapımcılığını Ali Avcı'nın, yönetmenliğini Ali Engin'in üstlendiği, başrollerinde Turan Özdemir, Perihan Savaş, Sinan Bengier, Umut Oğuz, Burçin Abdullah ve Oğuzhan Yıldız'ın yer aldığı 'bir seçim komedisi' sloganıyla çekilen 'Dursun Çavuş' isimli sinema filmi daha önce açıklanan 10 Ocak yerine 14 Mart'ta izleyicisi ile buluşacak. Yapımcı Ali Avcı, vizyona girmelerine sayılı günler kala alınan bu kararın ardından konuyla ilgili bir açıklama yaparak "Ülkemizin hızla değişen siyasi gündeminin filmimizi olumsuz etkileyebilmesi olasılığından dolayı böyle bir karar aldık." dedi.Avcı, filmi merakla bekleyen sinemaseverleri üzecek bu kararı dağıtımcı şirketin önerilerini dikkate alarak verdiklerinin altını çizerek, "Filmimizin siyasi gündemin karmaşasından olumsuz etkilenebileceği yönünde bizlere bildirilen önerileri dikkate alarak, dağıtımcı şirketimiz ile masaya oturduk. Kendileri de bu yoğun gündem arasında 'bir seçim komedisi' sloganıyla duyurulan filmimizin herhangi bir siyasi kanada yakın olacak içerikte bulunmamasına rağmen sıkıntıya yol açabileceği yönündeki telkinlerini bizlerle paylaşınca filmimizin Mart ayı vizyon takvimine ertelenmesine karar verdik." diye konuştu.Öte yandan, daha önce 8 Ocak'ta Cemal Reşit Rey kongre merkezinde gerçekleştirileceği duyurulan filmin galasının ile 12 Mart 2014 tarihine alındığını da belirten Avcı, Türk sinemasındaki vizyon yoğunluğunun da bu kararı alırken dikkate alındığı ifade etti.(CİHAN)

500 yıllık Davut Paşa Mescidi restore ediliyor

$
0
0
Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bat Pazarı çarşısındaki 500 yıllık Davut Paşa Mescidi'ni restore ediyor.Tarihi Çarşı Hanlar Bölgesi ile UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne aday olan Büyükşehir Belediyesi, Kayhan Reyhan bölgesindeki 500 yıllık Davut Paşa Mescidi'nin restorasyon çalışmalarına hız verdi. Bat Pazarı çarşısında yer alan ve Sultan 2. Beyazıt'ın veziri Davut Paşa tarafından yaptırılan tarihi mescit, geleneksel el sanatlarının yaşatıldığı çarşıya ayrı bir değer katacak.Restorasyonu tamamlanan Eskişehir Han'ın hemen arkasında yer alan Davut Paşa Mescidi'nde devam eden çalışmaları yerinde inceleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, beraberindeki Tarihi ve Kültürel Miras Projeler Koordinatörü Aziz Elbas'tan çalışmalar hakkında bilgi aldı. Reyhan ve Kayhan bölgesindeki tarihi aks üzerindeki çalışmaların bir bütün olarak ele alındığını dile getiren Başkan Altepe, Bat Pazarı çarşısındaki 350'ye yakın işyerinde de cephe ve tabela düzenlemesi yapıldığını hatırlattı. Tarihi bölge içinde yer alan Davut Paşa Mescidi'nin de özgün halini alması için başlattıkları çalışmaların hızla sürdüğünü ifade eden Başkan Altepe, "Çarşı ve hanlar bölgesinin doğu kısmını oluşturan Kayhan bölgesindeki tüm tarihi yapılan özgün halini alıyor. Yaptığımız çalışmalarla çarşımızın değeri de artıyor." dedi.(CİHAN)

En özel fotoğraflar bu sergide

$
0
0
Türkiye Foto Muhabirleri Derneği (TFMD) Başkanı Rıza Özel, derneğin 30. kuruluş yıl dönümü kapsamında 10 Ocak'ta açılacak "30 Yılın Basın Fotoğrafları" sergisi ile yakın dönem Türk basın tarihinin izleme olanağı bulunacağını söyledi."30 Yılın Basın Fotoğrafları" sergisi, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kapsamında One Tower Kule Konut ve AVM Projesi'nde Başkentlilerle buluşacak. TMFD Başkanı Rıza Özel, Ankara'da One Tower projesini hayata geçiren İTO Yatırım'ın sponsorluğunda düzenlenen sergide 1984 yılında kurulan TMFD'nin 1985 yılından bu yana aralıksız olarak düzenlediği yarışmalarda dereceye giren fotoğraflarını beğeniye sunacaklarını kaydetti. Sanatseverlerin "30. Yılın Basın Fotoğrafları" adlı özel albümde toplanan Türkiye'nin ödüllü basın fotoğraflarının yer alacağı sergide yakın dönem Türk basın tarihini izleme olanağı bulacaklarını ifade eden Özel, "Siyasetten spora, sanat dünyasından sıra dışı anları ölümsüzleştiren 30 fotoğraf, yarın One Tower Projesi'nin sergi alanına dönüştürülen satış ofisinde sergilenecek. Geride bıraktığımız 30 yıl içerisinde meslekte güç birliği oluşturduk. Çok zor görevler üstlenen foto muhabirlerinin yaşam kalitesini artırmak ve sıkıntılarının çözümü için çaba gösteriyoruz. Bunun en son örneği Suriye'de esir alınan ve geçtiğimiz günlerde aramıza katılan Bünyamin Aygün'dür. Bizim bu çabalarımıza nitekim Türkiye'nin önde gelen kurum ve kuruluşları da desteklerini esirgemiyor. Tıpkı sergi kurmak için One Tower Projesi'nin sponsorluğu gibi. 30. yılımızda bizi yalnız bırakmayan One Tower yatırımcılarına teşekkür ederiz" dedi.Sergi, 31 Ocak tarihine kadar gezilebilecek.(İHA)

Çukurova Kitap Fuarı 7. kez kapılarını açıyor

$
0
0
Yılın ilk kitap fuarı, 14 Ocakta TÜYAP Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde kitapseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.TÜYAP Adana Fuarcılık A.Ş. tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile hazırlanan Çukurova 7. Kitap Fuarı, 14-19 Ocak tarihleri arasında Çufaş Çukurova Fuarcılık Anonim Şirketi, Adana Valiliği ve Adana Büyükşehir Belediyesi desteği ile kapılarını kitapseverlere açacak. Bu yıl 200'ün üzerinde yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla gerçekleşecek Çukurova Kitap Fuarı'nda söyleşi, şiir dinletisi, panel ve çocuklara yönelik programlarla birlikte 60 etkinlik gerçekleştirilecek. Ayrıca düzenlenecek imza günlerinde 300 yazar okurlarıyla bir araya gelecek. Çukurova Kitap Fuarı'na, 6 gün süresince aralarında Doğan Hızlan, Ayşe Kulin, Canan Tan, Mustafa Balbay, Can Dündar, Gülten Dayıoğlu, Ahmet Ümit, İpek Ongun, Yekta Kopan, Haydar Ergülen, Ercan Kesal, Nebil Özgentürk gibi yazar ve şair konuk olacak.ORHAN KEMAL 100 YAŞINDAFuarda, Türk edebiyatının en üretken yazarlarından Orhan Kemal, doğumunun 100. yılı dolayısıyla bir dizi söyleşi, panel ve sergi ile 'Orhan Kemal 100 Yaşında Sempozyumu' kapsamında memleketi Adana'da anılacak. Sempozyumun açılışı 14 Ocak 2014 Salı günü Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kibar, Doğan Hızlan ve Işık Öğütçü tarafından yapılacak. Açılış konuşmaları ardından senaristliğini ve yönetmenliğini Nebil Özgentürk'ün üstlendiği ve kendisinin de konuşmacı olarak katılacağı "Sanatımızın Hatıra Defteri Belgeseli/Orhan Kemal Bölümü Gösterimi" gerçekleştirilecek. Sempozyum kapsamında "Yaşamı ve Eserleri ile Orhan Kemal", "Türk Edebiyatı'nda Orhan Kemal ve İzleri", "Edebiyattan Sin emaya Orhan Kemal", "Türkiye Yazarlar Sendikası'nın Anıt Yazarı Orhan Kemal 100 Yaşında", "Bursa Cezaevi'nde Bir Çukurovalı: Orhan Kemal" ve "Çukurova'dan bir Orhan Kemal Geçti" başlıkları altında paneller düzenlenecek.Sempozyum aynı zamanda bir sergiye de ev sahipliği yapıyor. Tasarımını Sadık Karamustafa'nın yaptığı, TÜYAP tarafından düzenlenen sergi yazarın yaşamı, Adana'da geçirdiği yıllar ve eserlerinden seçme metinlerden oluşuyor. "Bereketli Topraklar Yolculuğunda" Orhan Kemal 100 Yaşında sergisi fuar süresince ziyaret edilebilecek.Sempozyuma katılan konuşmacılar arasında Doğan Hızlan, Işık Öğütçü, Ahmet Ümit, Ercan Kesal, Turhan Günay, Haydar Ergülen, Nebil Özgentürk, Caner Cindoruk, Zafer Doruk, Bedri Aydoğan, Tahir Şilkan, Güney Özkılınç, Ali Ozanemre, Orhan Özdemir, Selamet Bağcı, Arslan Bayır, Bekir Dağsever, Hasan Hüseyin Çabuk, Veli Cuma yer alıyor.Girişin ücretsiz olduğu fuar, 14-18 Ocak tarihleri arasında 10.00-20.30 kapanış günü 19 Ocakta ise 10.00-19.00 saatlerinde ziyaret edilebilir.(CİHAN)

En çok izlenen 10 filmden 9’u yerli

$
0
0
Son 30 yılın rekorunu kırarak en yüksek seyirci sayısına ulaşan Türk sineması, başarı grafiğini giderek yükseltiyor.2013 yılında en çok izlenen 10 filmin 9’u da yerli film oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, sinema sektörünün 2013 yılı başarılarını değerlendirdi. İzlenme oranında son beş yıldır Avrupa birincisi olan Türk sinemasının geçen yıl için izlenme oranı yüzde 57,7. 30 yıl aradan sonra 28 milyon 990 bin 773 izleyici sayısı ile rekor kıran sinemamız, 2013 sezonunda 270 milyon 598 bin 592 TL toplam hasılata ulaştı. Toplam sinema seyirci sayısı 50 milyon 405 bin, toplamda elde edilen sinema hasılatı 505 milyon 259 bin 847 TL, sinema salonlarını dolduran toplam seyirci sayısındaki artış ise yüzde 15 oldu. Vizyona giren yerli filmlerin yirmi altısı Kültür ve Turizm Bakanlığı desteği ile çekilen filmlerden oluştu. Aralarında Kelebeğin Rüyası’nın da yer aldığı bakanlık destekli filmlerin yerli film klasmanındaki oranı yüzde 30.

Perili Köşk renklendi!

$
0
0
Kültür ve sanatın önemli destekçilerinden Borusan, 70. yılı anısına, İstanbul Rumelihisarı’nda bulunan yönetim merkezi Perili Köşk’ün dış cephesinde özel bir video eseri sergilemeye başladı.Çağdaş sanatçı Thierry Dreyfus tarafından üretilen video-ışık çalışması ‘Our Dreams Remain Our Dreams’ (Hayallerimiz Baki) adını taşıyor. Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’na dahil edilen eser, Perili Köşk’ün ön cephesinde büyülü bir video/ışık gösterisine dönüşüyor. Bu video çalışmayı “hayallerin ve anıların hayat bulması” olarak tanımlayan sanatçı, eserlerinde ışığı tarihi binaların karakteristik özelliklerini ortaya çıkarmak için kullanıyor. Fransız sanatçının video çalışması Borusan Contemporary Perili Köşk’te günbatımından sonra izlenebilir.

Çağdaş sanatta özerkler ve güzeller

$
0
0
Akbank Sanat’ın 20. yılı onuruna düzenlenen ‘Özerk ve Çok Güzel’ isimli sergi dün ziyarete açıldı.Küratörlüğünü Hasan Bülent Kahraman’ın yaptığı sergide 20 çağdaş Türk sanatçısının eserleri bulunuyor. Kahraman’a göre serginin iki temel kavramı var: özerklik ve güzellik. 2000’lerde İstanbul’da sergilenen yapıtların dünyanın herhangi bir yerinde de sergilenebilecek nitelikte olduğunu, yani özerk olduğunu söyleyen Kahraman, yine 2000’lerle birlikte güzel olanı ifade etmekten çekinmeyen bir kuşak doğduğuna dikkat çekiyor ve ekliyor: “Çağdaş sanat, nihayet güzel olandan kaçmayı bıraktı.” Sergi 1 Mart’a kadar ziyarete açık.

‘Bozkırın tezenesi’ Neşet Ertaş anılıyor

$
0
0
2012 yılının eylül ayında vefat eden ‘bozkırın tezenesi’ Neşat Ertaş, yarın akşam İş Sanat’ta düzenlenecek özel bir konserle anılacak.Olgun Şimşek, Can Dündar, İsmail Altunsaray, Cengiz Özkan, Feryal Öney ile Kardeş Türküler’in sahneye çıkacağı gecede, sanatçının sevilen türküleri okunacak. Konserin başlama saati 20.00. (www.issanat.com)

Her yer Shakespeare her yer tiyatro!

$
0
0
Dünyaca ünlü oyun yazarı Shakespeare’in 450’nci doğum günü bu yıl tüm dünyada çeşitli etkinlikler ve tiyatro oyunlarıyla kutlanıyor. Shakespeare’in ülkesi İngiltere’den tutun da Türkiye’ye uzanan kutlamalar, usta yazarın seneler evvel yazdığı eserlerinin hâlâ aramızda dolaştığının açık delili.Geçtiğimiz yıl Galler'deki Aber-ystwyth Üniversitesi'nin arşivlerini tarayan bir grup akademisyen, dünyaca ünlü oyun yazarı William Shakespeare (1564-1616) hakkında yeni bilgilere ulaştıklarını ve şairin kıtlık zamanında tahıl stokçuluğu yapan, karapara aklayan ve vergi kaçıran bir işadamı olduğunu öne sürmüştü. Araştırmacılar Shakespeare'in bu yönünün görmezden gelindiğini, çünkü pek çok kimsenin böyle bir dahinin aynı zamanda kendi çıkarları peşinde koşan biri olabileceği hakikatini kabullenmek istemediğini dile getirmişti. Hakkında pek çok efsane dolaşan, dünyaca ünlü oyun yazarı Shakespeare hakkında bildiklerimiz bu yıl daha da aydınlanacak, zira 23 Nisan Shakespeare'in 450'nci doğum günü bu yıl tüm dünyada çeşitli konferanslar, etkinlikler, kitaplar ve tiyatro oyunlarıyla kutlanacak. Resmi kayıtlarda doğum ve ölüm günü 23 Nisan olarak geçen Shakespeare, 2016'da ise ölümünün 400. yılıyla anılacak. Pek çok ülkenin şairin doğum yıldönümüne küçük de olsa bir katkı sağlayacağı bu yıl "Bütün dünya bir sahnedir" diyen Shakespeare adına neşeli ve hareketli bir yıl olacağa benziyor.Shakespeare'in 154 sonetini, 154 aktör seslendirecekShakespeare için düzenlenecek etkinliklere yazarın ülkesinden başlayalım. Londra'daki Shakespeare's Globe Tiyatrosu, yazarın ünlü Hamlet oyunuyla yaklaşık 200 ülkeyi kapsayacak bir dünya turuna çıkacak. Hamlet'in oynanacağı mekanlar arasında şimdiye kadar hiç profesyonel Shakespeare oyununun sahnelenmediği ülkeler de yer alacak. Dünya turu Shakespeare'in gelecek yıl nisan ayındaki doğum yıldönümünde başlayacak ve yazarın Nisan 2016'daki ölüm yıldönümünde sona erecek. Londra'nın önemli müzelerinden Victoria&Albert Müzesi'nde ise 8 Şubat-28 Eylül 2014 tarihleri arasında ‘Shakespeare: Our Greatest Living Playwright' başlıklı bir sergi düzenlenecek. 17-21 Mart'ta ise bir Shakespeare Haftası düzenlenecek. Okullarda, galerilerde, sinemalarda, kütüphanelerde ve tarihi mekânlarda kutlanacak olan bu etkinlik özellikle öğrencileri merkeze alıyor. Yazarın “Antony&Cleopatra”, “Julius Caesar” ve “The Comedy of Errors” adlı oyunları meşhur Shakespeare's Globe Tiyatrosu'nda yeni bir uyarlamayla sahnelenecek. Oscar ödüllü “Shakespeare in Love” adlı film de Noel Coward Tiyatrosu'nda sahnelenecek. Fransa'da da pek çok etkinlik düzenlenecek. 21-27 Nisan 2014 tarihleri arasındaki “Shakespeare 450” başlıklı büyük bir konferans ve buna paralel olarak, yuvarlak masa toplantıları, atölye çalışmaları, seminerler, paneller düzenlenecek. Tiyatro, konser salonları, müzeler ve kütüphaneler yazarın oyunlarının sahneleneceği bir mekana dönüşecek. New York'ta ise daha farklı bir etkinlik var. Dünya edebiyatının en güzel örnekleri arasında yer alan Shakespeare'in 154 soneti, 154 aktör tarafından kentin farklı yerlerinde seslendirilecek ve bunlar online olarak tüm dünyaya sunulacak.Devlet Tiyatroları'nda Shakespeare HaftasıTürkiye’de ise Devlet Tiyatroları (DT), bu yıl “Shakespeare Haftası” düzenliyor. Yazarın klasikleşmiş eserleri, bir hafta boyunca Ankara, İzmir, İstanbul, Antalya ve Erzurum Devlet Tiyatroları'nda sahnelenecek. 21-26 Ocak tarihlerinde başlayacak hafta kapsamında sahnelenecek oyunlar arasında ‘Macbeth', ‘Venedik Taciri', ‘Fırtına' ve ‘Hamlet' yer alıyor. Kenter Tiyatrosu da, Shakespeare'in en iyi bilinen iki tragedyası “Romeo ve Juliet” ile “Othello”yu bilinenden farklı bir bakış açısıyla yeniden sahneliyor. Müziklerinden kostümlerine, kurgusundan ışığına kadar farklı bir komediyi sahneleyecek olan Kenter Tiyatrosu'ndaki oyunun yazarı Ann-Marie MacDonald, Shakespeare'in kadın karakterlerini ön plana çıkararak; aşk, nefret, kıskançlık, öfke, ihanet, kullanılmışlık gibi duyguları trajikomik bir şekilde yorumlayacak. “Romeo ve Juliet” ile “Othello”nun bu yeni yorumundan yola çıkan "İyi Geceler Desdemona, Günaydın Juliet", 10-11-24-25-26 Ocak 2014'te Kenter Tiyatrosu'nda sahnelenecek. Oyun, mayıs ayına kadar Kenter Tiyatrosu'nda izlenebilir. Geçtiğimiz yıl Kadıköy'de kurulan Altkat Sanat da Shakespeare'in efsanevi oyunu Hamlet'i yepyeni bir uyarlamayla sahneleyecek. Amerikalı yönetmen Neil S. Fleckman rejisiyle farklı bir biçimde sahnelenecek oyunun prömiyeri, 11-12 Ocak tarihlerinde saat 19.30’da gerçekleştirilecek.

Eyyub el-Ensari Hz. anlatan roman raflarda yerini aldı

$
0
0
Araştırmacı yazar İskender Pala, raflarda yerini alan İstanbul'un manevi sahibi Eyyub el-Ensari hazretlerini anlatan romanı 'Mihmandar'ı tanıtım toplantısında anlattı. Mihmandar romanının son okumasını Medine'de Eyyub el-Ensari hazretlerinin evinin bulunduğu yerde yaptığını belirten Pala, "Kitabı, biraz okudum, biraz ağladım. Çünkü Peygamber Efendimize 20 metre kadar yakın bir yerdeydim." dedi. İstanbul'un manevi sahibi Eyyub el-Ensari hazretlerini anlatan roman 'Mihmandar' raflarda yerini aldı.Eyüp Belediyesi Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen programa; Eyüp Belediye Başkanı İsmail Kavuncu, AK Parti İstanbul Milletvekili Hüseyin Bürge ve edebiyat severler katıldı. Programda Kitabı hakkında bilgiler veren İskender Pala, her yıl bir kitap yazmaya gayret ettiğini söyledi. Pala, yazdığım romanlarda son okuma için kitabımın konusunun geçtiği yere gidiyorum. Mihmandar romanı için Medine'ye gittim. Eyyub el-Ensari hazretlerinin eskiden evinin olduğu yerde oturup son okumamı yaptım. Biraz okudum, biraz ağladım. Çünkü peygamber efendimize 20 metre kadar yakın bir yerdeydim." ifadelerini kullandı.Mihmandar romanında Eyyub el-Ensari hazretlerini tercih etmesinin nedenlerini belirten Pala, şunları kaydetti: "İstanbul'da yaşayıp ta İstanbul'un manevi sahibine bir teşekkür borcum olduğunu düşünüyorum. Eyüp Sultan benim Hazreti Peygambere uzanan çizgideki en yakın dostum sayılır belki bu vesileyle şefaate nail olurum diye düşündüm. Eyyub el-Ensari Hazreti Peygambere hizmet etmişti bizimde ona hizmet etmek boynumuzun borcudur diye düşündüm. Daha da önemlisi Eyüp Sultan bir ideal adamı, bugün her gencin örnek alabileceği bir hayat yaşamıştır. Onun hayatını okuyan genç okuyucularımız onu örnek edinerek güzel hayatlar yaşar diye temenni ettim."Kitaba verilen mihmandar isminin özel bir anlamı olduğunu vurgulayan Pala, "Mihmandar misafiri rahat etsin diye her türlü fedakarlığa katlanan ev sahibi demek. Peygamber Efendimiz Mekke'den Medine'ye hicret ettiğinde Eyyub el-Ensari Peygamberimizin rahat edebilmesi için her fedakarlığı yapmıştır. Eyyub el-Ensari'de bizim şehrimizde bir misafirdir bizde ona mihmandarlık yapabilmekle yükümlüyüz." diye konuştu. Okuyucularına romanlarında örnek şahsiyetler sunduğunu ve okuyucu tarafından ilgi gördüğünü belirten Pala, şöyle devam etti: "Romanlarımda okuyucularıma kahramanlar gösteriyorum buda onların kimliklerine çok önemli bir katkı sağlıyor. Biraz savrulmuş bir çağdayız. Yolumuzu bulmakta zorlanıyoruz, ürkek adımlar atıyoruz. Sağlam adımlar atabilmemiz için önlerine idealler çıkarıp siz bunun gibi olabilirsiniz duygusu oluşturuyorum. Romanlarımda hem aşkı hem macerayı anlatıyorum buda okuyucunun ilgisini çekiyor. Mihmandar romanımda hazreti peygambere olan aşkı anlattım. Bu dönem insanının ihtiyaç duyduğu şey biraz aşk, biraz tarih, biraz heyecan."Pala, programı ardından okuyucularının Mihmandar isimli romanını imzaladı.(CİHAN)
Viewing all 7489 articles
Browse latest View live