Yerli ve yabancı 250'ye yakın sanatçıyı ağırlayan 13. Mersin Uluslararası Müzik Festivali, çarşamba akşamı Tarsus St. Paul Müzesi'ndeki konserle perdeyi kapattı.Irak asıllı İsrail vatandaşı Yair Dalal, vurmalı çalgılar ustası Erez Mounk ve keman virtüözü Cihat Aşkın'ın konserine ilgi oldukça fazlaydı. Konseri belediye başkanları, bürokratlar, yerel ve ulusal çok sayıda basın mesubu da takip etti. Cihat Aşkın'ın keman resitali, Erez Mounk'un perküsyon şovu ‘veda' için gelen müzikseverlere iyi geldi. Üçlü, dört yıl önce İsviçre'nin Sion şehrindeki ‘Umut Kemanları' etkinliğinde ‘In a Free Spirit' (Özgür Bir Ruhla) müzik projesini ilk defa sahneye koyduklarında bir araya gelmiş. Proje, eski ve modern müziği birleştirerek, dinleyicileri Doğu'dan Batı'ya götüren müzikal bir yolculuk. Sanatçılar perküsyon eşliğinde geleneksel Arap müziği olan ‘makam'ın, Yahudi ve Türk müziğinin manevî zenginliğini notalara yansıtıyor.FESTİVAL OLMAZSA BİR ŞEYLER EKSİK KALIR24 Mayıs-7 Haziran arasında yapılması planlanan festival, Soma'da yaşanan ve 301 vatandaşımızın hayatını kaybettiği faciadan dolayı yeniden güncellendi. 15 gün ara verildi, tarihler değişti ve bazı konserler iptal edildi. Aralarında Buika, usta kemancı Charlie Siem, Bülent Ortaçgil, klasik gitarın yükselen yıldızı Christian Sandsengen ve Gülsin Onay gibi yerli ve yabancı çok sayıda ustanın ağırlandığı festivali, bu yıl 10 gün içinde 7500 müziksever takip etti. Yapılan canlı yayınlar da hesaba katılırsa festivalin daha geniş kitlelere ulaştığını söylemek mümkün.13 yıldır festivalin sanat yönetmenliğini yapan Remzi Buharalı, başarılarını Mersinlilerin sanata olan düşkünlüğüne bağlıyor: "Mersin enteresan bir şehir. Hıristiyan'ı var, Katolik'i var, Latin Katolik'i ve Müslüman'ı var. Hepsinin huzur içinde yaşadığı bir şehir. Yapılan etkinlikler demek ki onları tatmin ediyor ve beklentiye dönüşüyor. Festival olmazsa bir şeyler eksik kalır duygusu var artık." Soma'da yaşanan facianın kendilerini derinden etkilediğini söyleyen Buharalı, "Festival her ne kadar eğlence gibi algılansa da bizimki öyle değildi. Müziğin seçkin isimlerini dinleyip kültür üstü bir vizyonla ayrıldılar insanlar salonlardan. Buika gibi gelen pek çok sanatçı aslında acının ne olduğunu biliyordu. Ülkelerinde yokluk görmüşler. İnsanları mutlu etmek için müzikleriyle geldiler. Acıları dindirmek için…" dedi.Buharalı: Festival, rüşdünü ispat etti“Bu yılki festival başlamadan, hazırlık aşamasında 214 sanatçı ve topluluk festivalde yer almak için bize müracaat etti. Bu festival 13 yılda rüşdünü ispat etmiştir. Onların gelmesi festival programındaki çeşitlilik açısından da önemli. Mersin’de yaşayan herkes kendince istediği müzikle buluşsun istiyoruz. Klasik veya popüler isteyen popüler, dans isteyen dans…. Bu çeşitlilik insanlara dokunuyor, bu vesile ile insanların da bize dokunmasını sağlıyor.”
Yerli ve yabancı 250'ye yakın sanatçıyı ağırlayan 13. Mersin Uluslararası Müzik Festivali, çarşamba akşamı Tarsus St. Paul Müzesi'ndeki konserle perdeyi kapattı.Irak asıllı İsrail vatandaşı Yair Dalal, vurmalı çalgılar ustası Erez Mounk ve keman virtüözü Cihat Aşkın'ın konserine ilgi oldukça fazlaydı. Konseri belediye başkanları, bürokratlar, yerel ve ulusal çok sayıda basın mesubu da takip etti. Cihat Aşkın'ın keman resitali, Erez Mounk'un perküsyon şovu ‘veda' için gelen müzikseverlere iyi geldi. Üçlü, dört yıl önce İsviçre'nin Sion şehrindeki ‘Umut Kemanları' etkinliğinde ‘In a Free Spirit' (Özgür Bir Ruhla) müzik projesini ilk defa sahneye koyduklarında bir araya gelmiş. Proje, eski ve modern müziği birleştirerek, dinleyicileri Doğu'dan Batı'ya götüren müzikal bir yolculuk. Sanatçılar perküsyon eşliğinde geleneksel Arap müziği olan ‘makam'ın, Yahudi ve Türk müziğinin manevî zenginliğini notalara yansıtıyor.FESTİVAL OLMAZSA BİR ŞEYLER EKSİK KALIR24 Mayıs-7 Haziran arasında yapılması planlanan festival, Soma'da yaşanan ve 301 vatandaşımızın hayatını kaybettiği faciadan dolayı yeniden güncellendi. 15 gün ara verildi, tarihler değişti ve bazı konserler iptal edildi. Aralarında Buika, usta kemancı Charlie Siem, Bülent Ortaçgil, klasik gitarın yükselen yıldızı Christian Sandsengen ve Gülsin Onay gibi yerli ve yabancı çok sayıda ustanın ağırlandığı festivali, bu yıl 10 gün içinde 7500 müziksever takip etti. Yapılan canlı yayınlar da hesaba katılırsa festivalin daha geniş kitlelere ulaştığını söylemek mümkün.13 yıldır festivalin sanat yönetmenliğini yapan Remzi Buharalı, başarılarını Mersinlilerin sanata olan düşkünlüğüne bağlıyor: "Mersin enteresan bir şehir. Hıristiyan'ı var, Katolik'i var, Latin Katolik'i ve Müslüman'ı var. Hepsinin huzur içinde yaşadığı bir şehir. Yapılan etkinlikler demek ki onları tatmin ediyor ve beklentiye dönüşüyor. Festival olmazsa bir şeyler eksik kalır duygusu var artık." Soma'da yaşanan facianın kendilerini derinden etkilediğini söyleyen Buharalı, "Festival her ne kadar eğlence gibi algılansa da bizimki öyle değildi. Müziğin seçkin isimlerini dinleyip kültür üstü bir vizyonla ayrıldılar insanlar salonlardan. Buika gibi gelen pek çok sanatçı aslında acının ne olduğunu biliyordu. Ülkelerinde yokluk görmüşler. İnsanları mutlu etmek için müzikleriyle geldiler. Acıları dindirmek için…" dedi.Buharalı: Festival, rüşdünü ispat etti“Bu yılki festival başlamadan, hazırlık aşamasında 214 sanatçı ve topluluk festivalde yer almak için bize müracaat etti. Bu festival 13 yılda rüşdünü ispat etmiştir. Onların gelmesi festival programındaki çeşitlilik açısından da önemli. Mersin’de yaşayan herkes kendince istediği müzikle buluşsun istiyoruz. Klasik veya popüler isteyen popüler, dans isteyen dans…. Bu çeşitlilik insanlara dokunuyor, bu vesile ile insanların da bize dokunmasını sağlıyor.”